"Audi 8 ile cennete, Togg ile sırata kadar gidiyorsun" Cüneyt Özdemir Ali Erbaş'la fena kafa buldu
Gazeteci Cüneyt Özdemir Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın lüks Audi 8 arabasına çılgınca yorumlar yaptı. Beyefendi araba seviyor. Araba Sevdası diye bir şey var, günlüğü 10 bin TL'ye araba kiralamışlar diyen Özdemir, 'cennete giden arabadan bahsediyoruz Koskoca Diyanet İşleri Başkanı TOGG'a mı binecek kardeşim?' dedi.
Bir milyon 800 binlik TOGG’a binince ancak Sırat köprüsüne kadar gidiyorsun demek ki ama 15 milyonluk araca bindiğin zaman seni direkt cennete götürüyor. Hızla, konforlu, rahat ayağını uzatıyorsun cennete gidiyorsun”
"GÜNLÜĞÜ 10 BİN TL"
Beyefendiye araba yetmiyor, yetiremiyoruz. Diyoruz ki: "Sana lüks bir tane Mercedes alalım." Alıyoruz, yetmiyor, bir tane daha istiyor. Bir tane daha alıyoruz. O da yetmiyor, diyor ki: "Bir tane de TOGG verin” diyor. TOGG'u da veriyoruz, o da yetmiyor. Beyefendinin yurt dışı seyahatleri için Audi 8 kiralıyorlarmış. Günlüğü 10.000 lira. Yani sen emeklisin, ayda 10.000 lirayla hayatını geçirmeye çalışıyorsun. Diyanet İşleri Başkanı şehir dışına çıktığı zaman milli arabamız TOGG'a binmiyor. Koskoca Diyanet İşleri Başkanı TOGG'a mı binecek kardeşim?
"KEMER SIKACAĞIZ DİYENE LAN BIRAK YAPMALIYIZ"
Allah aşkına, lütfen, insanların karşısına çıkıp "Kemer sıkacağız" işte emekli kardeşim, sen biraz dişini sık. Sen işte 8 milyon tane işçi şu anda asgari ücretten hayatını idame ettirmeye çalış falan, hep beraber bugünleri geçeceğiz, Cuma hutbelerinde, işte biraz az da idare edelim, gibi laflarla gelmeyin artık. Artık “lan bırak” yapmalıyız. Yani böyle, böyle gelene diyeceğiz ki, ya bir dakika kardeşim, sen şu Diyanet İşleri Başkanına bak. Ya, Diyanet İşleri Başkanı ne kadar acil bir işi olabilir ki? Cennete gideceksin ya kardeşim, hızlı gitmen lazım. Diyanet İşleri Başkanı bekler mi abiciğim? Hızlı gitmesi lazım, şehir dışında da hızla bir yere gitmesi lazım yani, hız önemli. Biniyorsun, şöyle masajlı koltukla gidiyorsun.
"BİZ ELEŞTİRTİKÇE ÖMRÜ UZUYOR"
Biz böyle şeyler dediğimiz zaman aslında, Diyanet İşleri Başkanının görevdeki süresini uzatıyoruz, onun da farkındayım. Çünkü AK Parti hükümetinde kol kırılır, yen içinde kalır, işte ben söyleyince. Benim gibi insanlar söyleyince diyorlar ki, ya şimdi Cüneyt söyledi diye görevden mi alacağız, bilmem ne söyledi, bir gün haber yaptı diye görevden mi alacağız? Gerçekten böyle bir garip bir döngü de orada var. Eğer dışarıdan, eleştiren birisi, muhalefetten birisi bir haber yaparsa, yorum yaparsa, AK Parti'de o kişinin ömrü uzuyor”